Sanat Engel Tanımaz


Tam bu başlığa yazı yazmak için klavyemin başına oturduğumda; Mia, yeni yeşeren ‘kedi otu’ nu yemeye başladı. Bu anı kaydetmek için hemen telefonuma sarıldım. Geçenlerde eski komşum gelmişti. Kedi otunu ve marketlerde satıldığını ondan öğrenmiştim…

Market deyince aklıma geldi.  Marketler hayatımıza yeni girdiği zamanlarda, ne çok alırdık; araba bagajları tepeleme. Şimdilerde ne ihtiyaçsa alıp çıkıyoruz hemen… Zaten mekan ve ışıklar da yoruyor… Merkür retro etkileri hala devam ediyor ? Bu nedenle çoook gerilere gittim… 

Eskiden kedileri sevmezdim; ama bir anım geldi gözlerimin önüne… Çocukluk ana vatanımda çam ağaçlarının yanında, pamuk tarlasından hemen önce,  bir sürü minnacık kedi, biri de yeleğime sarılı…  Severdim de sevdiğimi unutmuşum demekki…

Köpeğimiz vardı adı lucky. O  gidince yerine gelmişti bu kedi. İlk defa “Mia”  diye miyavlamıştı. Bu yüzden Mia dedik, ama pek de alışamadık. Daha çok ‘kedi’ diyoruz. Çok cadı olduğundan ona en güzel ”şıllık” ismi yakışıyor, ama herkesin içinde de denmezki o ?  O yüzden bazen kedi diyoruz, bazen de Mia… Nasıl hitap edersek edelim anlıyor seslenişimizin tonundan…

Yazarken müzik yardım ediyor demiştim ya, fonda Beethoven var. Bugün Dünya Engelliler Günü. Bu nedenle açmıştım bu müziği… Tam bahsedecekken Mia girdi araya… 

İşitme engelinin olması Beethoven’in müziğini yapmasına engel olamamış… Yani sanat engel tanımamış…

Şimdi Mia ve  otu ile hep birlikte  dinliyoruz  Beethoven’i… 
Mia mutlu, sizlere de sevgilerini gönderiyor ve iyi dinlemeler diyor … 

ww.penceremdeninciler.com/inci-sayfam/2018/12/03/mianin/

Penceremden İnciler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir