

“İnsanın yüreğinde yerleşik sevinçler olmalıdır.
Bu bazen bir veya birkaç kişi, bazen bir duygu-düşünce, bir konu, meslek, tema, bazen de bir bölge, yöre, ağaç-çiçek olabilir. İnsan ona tutunur. İçindeki sevinç kişinin sonsuz yaşam enerjisidir. Hayatın bitmez acıları, bunaltıcı kederleri yürekteki sevincin aydınlığında dağılır…….
……..
Bakın çevrenize, çok yerde, birçok anda bu sevinç budur aslında……
“Seni gördüm, sesini duydum, yazını okudum, özledim” diyebilmektir, yerleşik bir sevinç…
Eşiniz, işiniz, çocuğunuz, mesleğiniz, hayalleriniz ve özleminizi, neler, kimler var içinizde yerleşik sevinçlere terfi ettirdiğiniz?
Her an sizi yaşama gülerek ve dirençle bağlayan, size üretme, paylaşma gücü sağlayan…
“Evet, evet sen eski dostum içimdeki en yerleşik sevinçlerden birisin” dediğiniz kaç insan var?….
Hayat içimizdeki sevinçleri yeşertmede çok cimri olabilir, ama bizler dostlarımıza özen gösterdikçe yaşam daha güzelleşecek, iç denizlerimiz daha bir ısınacaktır….
… tutunalım içimizdeki sevinçlere”…
***
Ne kadar da doğru değil mi?
Sayın Halit Suiçmez ile 7. Akdeniz Sanat günlerinde tanıştım. Kitabını benim için imzaladı.
“… bizler dostlarımıza özen gösterdikçe yaşam daha güzelleşecek, iç denizlerimiz daha bir ısınacaktır.. “
Sayın Halit Suiçmez’in kalemine ve yüreğine sağlık. Gülümsemesi herkese bulaşsın.
İçinizdeki sevinçleri yaşatmanız dileğiyle…
Çok teşekkürler Dostum, biz de sizinle tanışmaktan, yazı dünyasında birlikte olmaktan sevinç duyduk.
Bu yazıda sizin gülümseyen yüzünüzle söyleşen bir içtenlik var.
Köşenize almanızdan anladım bunu.
Sevgilerimle.
Yazışmak dileğiyle.
Ankara’dan selâmlar…
Sizin de dediğiniz gibi “… bizler dostlarımıza özen gösterdikçe yaşam daha güzelleşecek… ”
Kaleminize sağlık.