Öneri ve Tespit Defterim

İşveren örneğimiz, çoğu işyerine benzer niteliktedir.


Genel olarak işverenler, ülke gerçekliğini de yansıtmaktadır.

Yaptığım anketler sonucunda;

-Aldığım ücret ihtiyaçlarımı karşılar miktarlardadır. (Hayır yanıtı çoğunlukta)

-İşveren işle ilgili alınan kararlarda görüşüme başvurur. (Hayır yanıtı çoğunlukta)

-Ödül mekanizmalarını çalıştırır. (Hayır yanıtı çoğunlukta)

-İşe girdiğimde uyum eğitimi aldım. (Hayır yanıtı çoğunlukta)

Şeklinde çıkan sonuçlar; çoğu işyerinde aynıdır.

Çalışanların genellikle eğitim düzeylerinin düşük olması ve özel sektörde sendikalaşma olmaması, bu sonuçları doğurmaktadır. Düşük ücret ise ülkemizin sorunudur. İşverenin de, ücretler ve vergiler ile ilgili sıkıntısı vardır. Bu nedenle az çalışanla çok iş yapma ve düşük ücret; çözümü olmayan sorun olmaya devam etmektedir. Dilerim uzun sürmez. Çalışan memnuniyeti önemlidir. Sağlıklı iş, sağlıklı çalışanla olur. İşverenin masrafları kısmaya çalışmak amacıyla çalışandan tasarruf etmeye çalışması, kazancına ve işine zarar olarak dönmektedir. Karşılıklı iyi niyet ve saygı ise hem çalışana hem de işverene olumlu olarak geri dönmektedir.

Tüm sorunlar eğitim ile aşılacaktır. Bu uzun bir süreçtir. Ülkemizde çoğu çalışan ve işverenlerin eğitim düzeyleri yükseldikçe, farkındalıkları, öz saygıları artıkça olumsuz olan yanıtlar olumluya doğru evrilecektir.

Bir iş yeri hekimi olarak, benim mesleğimden genel memnuniyet oranım %57.6 dır. Bu oranın artması için önerim:

İsg ekip olarak yapılmalıdır.

Yapılan iş, işveren ve çalışanca önemsenmelidir.

Toplanma geleneği oluşturulması isg, işyeri ve işveren için önemlidir.

Tüm çalışmaların sonucu; özellikle işverenin lehine döneceğinden, önemlidir.

Sonuçta iş sağlığı ve güvenliği olacak. İş sağlığı ve güvenliği olunca; işveren de, çalışan da sağlıklı olacak. İş verimi artacak. İş verimi artınca ülke ekonomisine katkı olacak ve tekrar hepimize dönecektir.

Yasa koyucuların, bu konudaki, denetim mekanizmalarını çalıştırması da önemlidir. Bizim ülkemizde cezalar, ödülden daha çok yaptırım sağlamaktadır. Bu açıdan da başlangıç için denetimler; özellikle önemlidir.

İş yerinde iletişimin sağlıklı olması, ekonomik başarıyı da getirecektir. İletişimin sağlıklı olması da eğitim ve öğretimin tüm şekillerinin sürece dahil edilmesiyle olacaktır. Sadece isg eğitimleri değil, kişisel gelişim, psikodrama gibi bireyi ele alan tüm eğitimler de sürece katılmalıdır. İş yerlerinde, minik sanat toplulukları oluşturulmalı, sosyal organizasyonlar yapılmalı, çalışanın ve işverenin de kendini yalnız hissetmemesi sağlanmalıdır.

İş yeri hekimi olarak çalıştığım birçok iş yerinde, insanların giderek hasta olmalarını seyretmek beni hiç mutlu etmedi. İşveren ve çalışanların öncelikle kendilerine olan sevgisizliklerini ve bunun sonucunda oluşmuş olan özlerine ve birbirlerine olan saygı yoksunluklarını gözlemlemek de hoşuma gitmedi. Hep şikayet eden, şükretmeyenleri de çoktu, art niyetli olup hep karşısındakileri suçlayanları da… Bunları da gözlemlemek de, beni hiç mi hiç mutlu etmedi.

Tüm bunların bir tek çözümü var. O da eğitim. Hem işveren hem de çalışana… Toplanma geleneği oluşturulması ve çalışanların da gelişmelerden haberdar edilerek, alınan kararlara katılımlarının sağlanmasıdır.

Bu kadar basitken neden zor seçilir ki? Yine her zamanki gibi sevgi ve saygılarımla…

Penceremden İnciler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir